Adet düzensizliği, regl döngüsünün normal seyrinden sapmasıyla ortaya çıkan bir durumdur. Normalde adet döngüsü 21 ila 35 gün arasında düzenli aralıklarla gerçekleşir ve ortalama 3–7 gün sürer. Ancak bazı kadınlarda bu süre uzayabilir, kısalabilir veya kanama miktarında belirgin değişiklikler olabilir. Bu durum, hem hormonal hem de yapısal nedenlerden kaynaklanabilir.

Adet döngüsünü beyin, yumurtalık ve rahim arasındaki karmaşık bir hormonal sistem yönetir. Bu sistemdeki en ufak bir bozukluk, adet düzensizliği şeklinde kendini gösterebilir. Stres, ani kilo değişiklikleri, yoğun egzersiz, beslenme bozuklukları veya uyku düzensizlikleri de döngünün normal işleyişini bozabilir.

Bazı kadınlarda adet araları çok sıklaşır (polimenore), bazılarında ise uzun aralıklarla görülür (oligomenore). Ayrıca adet kanamasının çok yoğun olması (menoraji) veya az olması (hipomenore) da sık rastlanan durumlardır.

Adet düzensizliği, her zaman ciddi bir hastalık belirtisi olmayabilir; ancak sürekli tekrar ediyorsa, hormonal dengesizlik, polikistik over sendromu (PCOS), tiroid rahatsızlığı veya rahimle ilgili problemler gibi altta yatan nedenlerin araştırılması gerekir.

Bilgin olsun –> https://www.drismetyildirim.com/adet-agrisi

Adet Düzensizliği Nedenleri

Kadınlarda adet düzensizliği konusunu net bir şekilde anlayabilmek için adet dönemine dair bozukluklardan da söz etmek gerekiyor.

  • Hipermenore: Adet kanamasında kan miktarının olması gerekenden fazla olması
  • Hipomenore: Kanama miktarının ideal düzeyden daha az olması
  • Menometroraji: Düzensiz aralıklarla görülen fazla miktarda kanama olması durumu
  • Menoraji: Adet süresinin her zamankinden daha uzun olması
  • Metroraji: Adet kanamalarının düzensiz aralıklarla gerçekleşmesi
  • Oligomenore: İki adet döngüsünün 35 günden fazla olması
  • Polimenore: İki adet döngüsünün 21 günden daha az olması

Yukarıda sıralanan durumlar çok sayıda farklı unsura bağlı olarak gerçekleşebiliyor. Bu nedenle adet gecikmesi sebepleri ya da adet düzenini bozan tüm faktörlerin araştırılması gerekiyor. Düzensiz adet görme nedeniyle kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurulduğunda öncelikle ayrıntılı bir muayene yapılması gerekiyor. Aynı zamanda hastanın çeşitli tetkikler yaptırmasına da ihtiyaç duyulur. Bu sayede adet döngüsünü etkileyen unsur ya da unsurlar tespit edilerek gerekli tedavi prosedürü uygulanır.

Tıkla öğren –> https://www.drismetyildirim.com/adet-belirtileri-nelerdir

Adet Düzensizliği İçin İlk Değerlendirme: Hangi Tetkikler Gerekli?

Bir kadında adet düzensizliği varsa, doğru teşhis için detaylı bir değerlendirme şarttır. Çünkü bu durumun birçok farklı nedeni olabilir. İlk adım, hastanın adet öyküsünün dikkatli bir şekilde dinlenmesidir. Kaç günde bir adet gördüğü, kanamanın süresi ve miktarı gibi bilgiler tanı açısından büyük önem taşır.

Jinekolojik muayene ve ultrasonografi, rahim ve yumurtalıkların yapısal olarak değerlendirilmesini sağlar. Yumurtalık kistleri, miyomlar veya rahim içi kalınlaşmalar adet döngüsünü doğrudan etkileyebilir.

Ayrıca hormon testleri yapılır. Özellikle FSH, LH, prolaktin, tiroid hormonları (TSH) ve östrojen seviyeleri ölçülür. Bu testler, yumurtlama fonksiyonunun düzenli olup olmadığını gösterir. Gerekirse kan pıhtılaşma testleri veya rahim içinden biyopsi alınarak detaylı inceleme yapılabilir.

Adet düzensizliği teşhisi konduktan sonra, tedavi altta yatan nedene göre planlanır. Basit yaşam tarzı değişikliklerinden ilaç tedavisine, hatta cerrahi müdahaleye kadar farklı çözümler uygulanabilir.

Adet Düzensizliği ve Tüp Bebek İlişkisi: Bilinmesi Gerekenler

Adet düzensizliği, doğurganlık üzerinde doğrudan etkili bir faktördür. Çünkü düzensiz adet gören kadınlarda yumurtlama (ovulasyon) ya düzensiz olur ya da hiç gerçekleşmez. Bu durum, doğal yolla gebelik ihtimalini azaltır.

Tüp bebek tedavisi planlanan kadınlarda adet döngüsü düzeni, tedavi başarısı için kritik öneme sahiptir. Tüp bebekte yumurta gelişimi ilaçlarla kontrol edildiği için, adet düzensizliği olan kadınlarda da başarılı sonuçlar elde edilebilir. Ancak tedavi öncesi hormonal dengenin sağlanması, yumurtalık rezervinin doğru değerlendirilmesi gerekir.

Özellikle polikistik over sendromu (PCOS) olan kadınlarda adet döngüsü genellikle düzensizdir. Bu hastalarda tüp bebek tedavisine başlamadan önce insülin direncini düzenleyici tedaviler uygulanabilir. Böylece yumurtlama kalitesi artar ve gebelik şansı yükselir.

Sonuç olarak, adet düzensizliği yaşayan kadınların üreme potansiyeli tamamen kaybolmaz. Doğru teşhis, uygun tedavi ve uzman kontrolüyle gebelik mümkün hale gelir. Adet düzensizliği, bilinçli yönetildiğinde kalıcı bir engel değildir.

Adet Düzensizliği Olan Kadınların Beslenme ve Yaşam Tarzı Tavsiyeleri

Beslenme ve yaşam tarzı, adet düzensizliği üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Hormon dengesinin korunması, sağlıklı bir metabolizma ve düzenli adet döngüsü için temel koşuldur.

Öncelikle rafine şeker, aşırı tuz ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak gerekir. Bu tür besinler insülin dengesini bozar ve hormon salınımını etkiler. Tam tahıllar, sebzeler, taze meyveler ve kaliteli protein kaynakları hormon dengesini destekler. Özellikle omega-3 yağ asitleri içeren balık ve ceviz, yumurtlama sürecine olumlu etki eder.

Kilo kontrolü de büyük önem taşır. Aşırı kilo, östrojen seviyesini artırarak döngüyü bozabilir; aşırı zayıflık ise yumurtlamayı durdurabilir. Düzenli egzersiz, hem metabolizmayı düzenler hem de stresi azaltır.

Stres yönetimi de adet düzensizliği tedavisinde kilit faktördür. Çünkü stres hormonu olan kortizol, yumurtlama sürecini baskılayabilir. Meditasyon, nefes egzersizleri veya yoga gibi teknikler, hormon dengesine katkı sağlar.

Sağlıklı yaşam alışkanlıkları, ilaçsız şekilde adet döngüsünü düzene sokabilir. Ancak bu değişikliklerin etkisi genellikle birkaç ay içinde görülür, bu nedenle sabırlı olmak gerekir.

Adet Düzensizliği ile İlişkili Hormonal Bozukluklar (PCOS, Tiroid vb.)

Hormonal sistem, adet döngüsünün temel düzenleyicisidir. Bu nedenle adet düzensizliği, çoğu zaman hormonal bozuklukların ilk belirtisidir. En sık rastlanan durumlar arasında polikistik over sendromu (PCOS), hipotiroidi, hipertiroidi ve prolaktin yüksekliği bulunur.

PCOS, yumurtalıkta çok sayıda küçük kistin oluştuğu, yumurtlamanın düzensizleştiği bir durumdur. Bu rahatsızlıkta adet araları uzar veya tamamen kesilebilir. Ayrıca kilo artışı, tüylenme ve sivilce gibi belirtiler de sık görülür.

Tiroid bezinin az veya fazla çalışması da döngüyü etkiler. Hipotiroidi durumunda adetler seyrekleşirken, hipertiroidide sıklaşabilir. Prolaktin hormonunun yüksek olması ise yumurtlamayı baskılar ve adet düzensizliği oluşturur.

Bu hormonal dengesizliklerin tedavisi genellikle ilaçlarla mümkündür. Tiroid hormonu takviyesi, insülin direnci tedavisi veya prolaktin düşürücü ilaçlar sayesinde adet düzeni geri kazanılır. Ancak tedavi süreci kişiye özel olmalı ve düzenli doktor kontrolüyle izlenmelidir.

Adet Gecikmesi Sebepleri

Kadınları adet düzensizliği konusunda en çok endişelendiren durumlardan biri de adet döneminin gelmiş olmasına karşın kanamanın başlamamasıdır. Ancak adet gecikmesi sebepleri sadece fizyolojik durumları kapsamaz. Psikoloji de adet dönemleri üzerinde etkili olabiliyor. En yaygın adet gecikmesi nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Hamilelik
  • Menopoz dönemine yaklaşıyor olmak
  • Stres ya da üzüntü
  • Polikistik over sendromu
  • Aşırı zayıflık ya da şişmanlık
  • Antidepresanlar, kortikosteroidler ve kemoterapi ilaçlarının kullanımı
  • Bazı doğum kontrol hapları

Tüm bunlarla birlikte yakın zamanda geçirilen bazı hastalıklar da adet gecikmesi sebepleri arasında yer alıyor. Sadece yakın zamanda grip geçirmiş olmak da adet döneminin bir süre gecikmesine yol açabilir.

Adet Düzensizliği Belirtileri

Yaygın şekilde görülen adet düzensizliği belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Adet döngüsünün 21 günden kısa, 35 günden fazla olması
  • Adet kanamasının 2 günden az ya da 7 günden fazla sürmesi
  • Şiddetli kanama olması
  • Çok şiddetli ağrı ya da kramp olması
  • Sürekli yorgun hissetme
  • Baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma
  • Kansızlık şikayeti
  • Adet döngüsünün kimi zaman çok sıklaşması ya da seyrelmesi

Bu gibi durumlar çoğu zaman kadınlar tarafından fazla dikkate alınmıyor. Bundan kaynaklı olarak da şayet bir hastalık söz konusu ise tanı konması da gecikebiliyor. Yukarıda sıralanan belirtilerden sadece biri ortaya çıktığında dahi zaman kaybetmeden kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurulmalıdır. Böylelikle adet gecikmesi sebepleri doktorunuz tarafından araştırılabilir.

Faydası olur –> https://www.drismetyildirim.com/adetten-hemen-sonra-hamile-kalinir-mi

Kadınlarda Adet Düzensizliği Neden Olur?

Kadınlarda adet düzensizliği konusunun oldukça geniş bir yelpazede değerlendirildiğini belirtmek gerekiyor. Çünkü pek çok farklı etmen adet döneminde düzensizliğe neden olabiliyor. Bu nedenlere şu örnekleri verebiliriz:

  • Hormonal değişimler
  • Menopoz
  • Diyabet
  • Depresyon
  • Stres
  • Tütün ürünleri kullanımı
  • Dış gebelik
  • Yumurtalık kistleri
  • Miyom
  • Polip
  • Rahim ya da yumurtalık kanseri
  • Rahim duvarının fazla büyümesi (endometrial hiperplazi)
  • Tiroit hormonlarının az ya da fazla salgılanması
  • Bazı ilaçların kullanımı
  • Bazı kronik hastalıklar
  • Sürekli ve hızlı kilo alıp verme
  • Pıhtılaşma bozuklukları
  • Karaciğer ve böbrek rahatsızlıkları
  • Ani iklim değişiklikleri
  • Dengesiz beslenme

Tüm bunların dışında bazı spesifik unsurların da adet döngüsü üzerinde etkili olabildiğini de unutmamak gerekiyor.

13 Yaşında Adet Düzensizliği

13 yaş adet düzensizliği sorununun sıklıkla yaşandığı erken ergenlik yaşlarından biridir. Erken ergenlik zaten tek başına adet döneminde düzensizliklere yol açabiliyor. Ayrıca kadınlar ilk adet görmeye başladıklarında adet dönemlerinde düzensizlik olması gayet normal bir durumdur. Adet döngüsünün düzene girmesi yaklaşık 1 yılı bulabiliyor.

Fakat bazı hastalıkların da erken yaşlarda görülebildiğini unutmamak gerekir. Bu nedenle 1 yıllık sürenin dolmasını beklemek doğru olmaz. 13 yaşında adet düzensizlikleri görüldüğünde de mutlaka doktora başvurulması ve nedenin araştırılması için gerekli muayene ile tetkikler yaptırılmalıdır. Çünkü 13 yaşında olmak rahim miyom ya da polip olmayacağı anlamına gelmez. Ender de olsa bu yaşlarda da adet düzensizliğine yol açan çeşitli sorunlar görülebiliyor.

Dr. İsmet Yıldırım der ki…

Adet düzensizlikleri kadınlarda en sık rastlanan jinekolojik problemlerdendir. Düzenli adet genellikle 28 günde bir meydana gelir ancak 21 günden daha erken 35 günden daha geç olan adetlerde düzensizlikten bahsetmek gerekir.

Buna ilave olarak adet aralarında kanama olması kanamaların uzun veya kısa sürmesi durumunda da adet düzensizliğinden bahsetmek gerekir. Ergenlik döneminde adetlerin çok düzenli olması beklenmez ancak 18 yaşından sonra muhakkak düzene girmesi gerekir. Aynı şekilde kırklı yaşlardan sonra da adetlerde yavaş yavaş aksamalar gecikmeler azalmalar meydana gelir ve ortalama 48 50 li yaşlar da kadınlar menopoza girer.

Adet düzensizliğinde en büyük sebep hormonal dengesizliktir ancak bunun yanında rahim ile ilgili problemler özellikle miyom rahim içinde polip ayrıca yumurta kistleri de sebebiyet verebilir. Adet düzensizliği durumunda muhakkak jinekolojik muayene görüntüleme yöntemleri gerekirse kan tahlilleri yapılması uygun olur. Sebebe göre de tedavi planlaması yapılır…

İlginizi çekebilir –> https://www.drismetyildirim.com/erken-adet-gorme-nedenleri

Sık Adet Görme Problemleri

Polimenore yani sık adet görme de adet düzensizliği çeşitlerinden biridir. Bu problemden söz edebilmek için adet sıklığının 21 günden daha az olması gerekiyor ve söz konusu sorun da en az adet gecikmesi sorunu kadar kadınların hayatını olumsuz etkileyebiliyor.

Bu soruna yol açan genellikle hormonal dengesizlikler oluyor. Ayrıca bazı ilaçların kullanımı, uyku bozuklukları, sağlıksız beslenme, hızlı kilo alımı gibi nedenler de adet dönemlerinin çok fazla sıklaşmasına neden olabiliyor. Sık adet görme de ciddiye alınması gereken bir durumdur. Zaman kaybetmeden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından muayene edilmeniz gerekir.

Yeni Evlilerde Adet Düzensizliği

Evlilik adet düzensizliği nedenlerinden biri değildir. Bu nedenle yeni evli olan kadınlar da adet dönemiyle ilgili bir düzensizlik olması durumunda mutlaka doktora başvurmalıdır. Adet dönemleri cinsel ilişkiden etkilenmez. Bir başka deyişle kadınlarda cinsel yaşamın evlilik ile birlikte başlaması, adet döngüsünde düzensizleşme olmasına yol açmaz. Dolayısıyla adet gecikmesi sebepleri arasında evlilik bulunmuyor ve mutlaka yeni evlilerin de adet dönemine dair düzensizlik yaşaması durumunda mutlaka doktora başvurması gerekiyor.

Çok sorulan bir konu –> https://www.drismetyildirim.com/adet-doneminde-hamile-kalinir-mi

Adet Düzensizliği Tedavisi Nasıl Olur?

Elbette adet düzensizliği tedavisinde sadece tek bir prosedürün uygulandığından söz edilemez. Tedaviye geçmeden önce bu soruna neden olan unsurların saptanması gerekiyor. Ardından sorunu ortadan kaldırmaya yönelik bir tedavi prosedürü uygulanıyor. Bu nedenle her kadında adet düzensizliğinin tedavisinin aynı şekilde yapılması beklenemez. Jinekolojik muayene, radyolojik tetkikler, laboratuvar testleri gibi tanıya yönelik bir dizi araştırmanın yapılmasına ihtiyaç duyulur.

Ardından uygulanan tedavi ise ilaç kullanımı olabileceği gibi cerrahi operasyon da olabilir. Özellikle yumurtalık kisti, polip ya da miyom mevcudiyetinden kaynaklanan bir adet düzensizliğinin söz konusu olması durumunda ameliyat zorunlu bir seçenek de olabiliyor. Vücudun hormonal dengesinden kaynaklanan bir adet düzensizliğinde de tedavinin genellikle ilaç kullanımına yönelik olarak gerçekleştirildiğini söyleyebiliriz. Tanı konmasının ardından uygulanacak tedaviye dair doktorunuzdan daha detaylı bilgi alabilirsiniz.

Detaylı bilgi almak için aşağıdaki bilgilerden bizlere ulaşabilirsiniz.

Mail: [email protected]
Cep Tel: 0532 325 30 08
Asistan Tel: 0535 761 60 97

Yorum Yap

*

Your email address will not be published.

Copyright © 2025 Tüm Hakları Saklıdır

Bu web sitesinde yazılan bütün yazılar bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Hiç bir şekilde tanı veya tedavi yerine geçmemektedir.

Gizlilik Politikası

SEO Hizmeti: Ömer Özkoca

Son Güncelleme Tarihi: 27.09.2025

Hemen Ara